Drag Arrow LeftKAYDIR Drag Arrow Right
img Solviera Teknoloji Solviera Teknoloji

Solviera Teknoloji, işletmenizin potansiyelini dijital dünyada zirveye taşır. Dijital pazarlama, SMS altyapı yazılımları ve kurumsal kaynak yönetimi alanlarındaki uzman çözümlerimizle dijital dönüşümünüzde güvenilir ortağınız olmaya hazırız.

Çerez İmparatorluğu Yıkıldı: Pazarlamanın Yeni Para Birimi Ne?

  • Blog Yazılarımız
  • Yazılım
Blog Image

Dijital pazarlamanın son yirmi yılı, görünmez ama her şeye gücü yeten bir temel üzerine inşa edildi: üçüncü parti çerezler. Bu küçük kod parçacıkları, reklamcılık ekosisteminin küresel rezerv para birimiydi. Bir kullanıcının ilgi alanını anlamaktan, onu farklı web sitelerinde takip etmeye (yeniden hedefleme), bir reklamın satışa dönüşüp dönüşmediğini ölçmeye kadar her işlem, bu "para birimi" ile yapılıyordu. Herkes bu sistemi kullanıyordu, herkes bu sisteme güveniyordu ve tüm dijital ekonomi bu para birimine endeksliydi.

Şimdi ise bu para birimi, merkez bankaları tarafından resmen tedavülden kaldırılıyor. İnternetin üzerine kurulu olduğu bu finansal sistem, gözlerimizin önünde çöküyor. Bu bir gecelik bir kriz değil; yıllardır biriken yasal, teknolojik ve toplumsal basınçların yarattığı kusursuz bir fırtınanın sonucu. Bir e-ticaret yöneticisi olarak, bu durum sizi paniğe sevk edebilir. Şimdiye kadar kullandığınız tüm hedefleme, ölçümleme ve optimizasyon araçları aniden geçerliliğini yitiriyor gibi görünebilir.

Ancak paniğe gerek yok. Bu rehber, bir kıyamet senaryosu değil; aksine, bir "ekonomik tarih ve gelecek öngörüsü" raporudur. Solviera'da bizim işimiz, bu tür tektonik kaymaları önceden görmek, arkasındaki karmaşık dinamikleri anlamak ve müşterilerimize bu yeni, belirsiz sularda yol göstermektir. Bu makalede, eski "para biriminin" neden ve nasıl battığını, bu durumun sizin için pratik olarak ne anlama geldiğini ve en önemlisi, geleceğin pazarlama ekonomisinde hangi yeni "para birimlerinin" geçerli olacağını tüm detaylarıyla analiz edeceğiz. Bu, sadece hayatta kalma rehberi değil, yeni dönemin kazananı olmak için bir strateji belgesidir.

Her Şeyden Önce: Birinci Taraf ve Üçüncü Taraf Çerez Arasındaki Temel Fark

Bu büyük değişimi anlamak için, en temelden başlamalıyız: Her çerez aynı değildir. Gelin bu iki kavramı, bir e-ticaret yöneticisinin kolayca anlayabileceği bir analojiyle netleştirelim.

Birinci Taraf Çerezler (First-Party Cookies): Mağazanızın Sadakat Kartı

Birinci taraf çerezler, kullanıcının doğrudan ziyaret ettiği web sitesi (yani sizin siteniz) tarafından oluşturulur ve okunur. Bunlar, "iyi ve gerekli" çerezlerdir.

  • İşlevi Nedir?: Bir kullanıcı sitenize giriş yaptığında onu hatırlamak, sepetine eklediği ürünleri unutmamak, dil veya para birimi tercihini kaydetmek gibi temel kullanıcı deneyimi işlevlerini yerine getirir.
  • Analoji: Bunu, kendi mağazanızda müşterinize verdiğiniz bir sadakat kartı gibi düşünebilirsiniz. Bu kart sadece sizin mağazanızda geçerlidir. Müşterinizin daha önce ne aldığını, hangi reyonlarda gezdiğini bilmenizi sağlar ve ona daha iyi bir alışveriş deneyimi sunmanıza yardımcı olur. Bu, müşteri ile sizin aranızda, güvene dayalı ve şeffaf bir ilişkidir. Kimse bu duruma itiraz etmez, çünkü faydası nettir.

Üçüncü Taraf Çerezler (Third-Party Cookies): Peşinizdeki Özel Dedektif

Üçüncü taraf çerezler ise, kullanıcının ziyaret ettiği web sitesinden farklı bir alan adı (örneğin bir reklam ağı, bir sosyal medya platformu veya bir veri komisyoncusu) tarafından yerleştirilir. İşte tüm tartışmanın merkezindeki "sorunlu" çerezler bunlardır.

  • İşlevi Nedir?: Bu çerezlerin asıl amacı, kullanıcıyı web sitesinden web sitesine takip etmek, gezdiği siteler, tıkladığı ürünler, okuduğu makaleler üzerinden bir profil oluşturmak ve bu profili reklam hedeflemesi için kullanmaktır.
  • Analoji: Bunu da, mağazanızdan çıkan müşterinin peşine taktığınız bir özel dedektif gibi düşünebilirsiniz. Bu dedektif, müşteriyi sadece sizin mağazanızda değil; girdiği her dükkanda, gezdiği her sokakta, oturduğu her kafede takip eder. Gittiği ayakkabıcıdan, okuduğu gazeteye kadar her hareketini not alır ve size raporlar. Müşteriniz bunu fark ettiğinde ne hisseder? Mahremiyetinin ihlal edildiğini, sürekli izlendiğini ve rızası olmadan hakkında bilgi toplandığını. İşte üçüncü parti çerezlerin yarattığı temel rahatsızlık tam olarak budur.

Bu temel ayrımı anladığımızda, "çerezlerin sonu" derken aslında üçüncü parti çerezlerin sonundan bahsettiğimizi net bir şekilde görmüş oluruz. Birinci taraf çerezler, yani mağazanızın sadakat kartları, var olmaya devam edecek ve hatta eskisinden daha da değerli hale gelecektir. Tedavülden kalkan para birimi, bu "özel dedektiflik" sistemidir.

Kusursuz Fırtına: Çerezi Öldüren Üç Büyük Güç

Hiçbir imparatorluk bir günde yıkılmaz. Üçüncü parti çerezlerin sonu da ani bir karar değil, on yılı aşkın bir süredir biriken üç devasa gücün birleşerek oluşturduğu "kusursuz fırtınanın" sonucudur. Bir stratejist olarak bu güçleri anlamak, sadece "ne olduğunu" değil, "neden olduğunu" kavramak ve geleceği daha doğru okumak için kritik öneme sahiptir.

  1. Yasal ve Hukuki Abluka: Gizlilik Yasaları Sahneye Çıkıyor

    Veri gizliliği, bir zamanlar teknoloji meraklılarının tartıştığı niş bir konuyken, şimdi parlamentoların ve mahkemelerin en önemli gündem maddelerinden biri haline geldi. Bu dönüşümün iki kilit oyuncusu var:

    • GDPR (Genel Veri Koruma Yönetmeliği): Avrupa'dan Yayılan Dalga
      Mayıs 2018'de Avrupa Birliği'nde yürürlüğe giren GDPR, bir yönetmelikten çok daha fazlasıydı; bir felsefe beyanıydı. İki devrimci ilkeyi masaya koydu:
      • Varsayılan Olarak Gizlilik (Privacy by Default): Artık bir kullanıcının verilerini toplamak ve işlemek için sessizliğini veya eylemsizliğini "evet" olarak kabul edemezsiniz. Gizlilik, başlangıç noktasıdır. Veri toplamak ise, kullanıcının aktif ve bilinçli bir eylemini gerektiren bir istisnadır.
      • Açık Rıza (Explicit Consent): Kullanıcıdan "verilerimi kullanabilirsiniz" onayı almak yeterli değildir. Bu onayın, "hangi veriyi, hangi amaçla, ne kadar süreyle" kullanacağınızı net, anlaşılır ve şeffaf bir dille açıkladığınız bir metne dayanması gerekir. "Tüm şartları kabul ediyorum" kutucuklarının arkasına gizlenmiş uzun ve karmaşık metinler devri sona erdi.

      Gartner tarafından yapılan bir analize göre, GDPR'nin yürürlüğe girmesinden bu yana dünya genelinde 130'dan fazla ülke, GDPR'dan ilham alan modern veri koruma ve gizlilik yasaları çıkardı veya mevcut yasalarını güncelledi. [Gartner, "The GDPR Effect," 2021]. Bu, yerel bir düzenlemenin nasıl küresel bir standarda dönüştüğünün en net kanıtıdır. Artık Avrupa'da iş yapmasanız bile, bu gizlilik ilkeleri iş modelinizi doğrudan etkilemektedir.

    • KVKK (Kişisel Verilerin Korunması Kanunu): Türkiye'nin Gizlilik Çerçevesi
      GDPR'ın Türkiye'deki yansıması olan KVKK, 2016'da yürürlüğe girdi ve yerel işletmeler için benzer zorunluluklar getirdi. E-ticaret yöneticileri için bunun en somut çıktısı, her veri toplama noktasında karşımıza çıkan "Açık Rıza Metinleri" ve "Aydınlatma Metinleri" oldu. Artık bir e-posta bültenine üye toplarken, bir form doldurturken veya bir kampanya için iletişim bilgisi alırken, kullanıcıya bu veriyi neden ve nasıl işleyeceğinizi net bir şekilde açıklamak ve kanıtlanabilir bir onay almak zorundasınız. Bu yasal çerçeve, üçüncü parti çerezlerin dayandığı "habersiz ve rızasız veri toplama" modelini temelden sarstı ve yasa dışı hale getirdi.
  2. Teknolojik Duvarlar: Tarayıcı Savaşları ve Silahlanma Yarışı

    Yasalar çerçeveyi çizerken, teknoloji şirketleri de bu çerçeveyi koda dökerek "çerez imparatorluğunu" teknik olarak imkansız hale getiren duvarları örmeye başladı. Bu bir gecede olmadı; bu, tarayıcıların bir silahlanma yarışıydı.

    • 2017 - İlk Ateş: Apple'ın ITP'si (Intelligent Tracking Prevention)
      Apple, kullanıcı mahremiyetini bir marka değeri olarak konumlandırarak bu savaşta ilk adımı attı. Safari tarayıcısına entegre ettiği ITP ile, üçüncü parti çerezlerin kullanıcıyı siteler arası takip etme yeteneğini sistematik olarak kısıtlamaya başladı. Başlangıçta 24 saatlik bir pencereye izin verirken, sonraki güncellemelerle bu pencereyi tamamen kapattı. Bu, reklamcıların Safari kullanıcılarını (özellikle mobil cihazlarda önemli bir kitle) yeniden hedeflemesini neredeyse imkansız hale getirdi.
    • 2019 - Cephenin Genişlemesi: Mozilla'nın ETP'si (Enhanced Tracking Protection)
      Gizlilik odaklı bir diğer tarayıcı olan Mozilla Firefox, ETP'yi varsayılan olarak tüm kullanıcılar için aktif hale getirerek Apple'ı takip etti. Firefox, bilinen binlerce üçüncü parti takip çerezini otomatik olarak engelleyerek kullanıcılarına daha korunaklı bir internet deneyimi sundu.
    • 2024-2025 - Son Darbe: Google Chrome'un Sahneden Çekilişi
      Safari ve Firefox'un adımları önemliydi, ancak pazarın asıl devi Google Chrome'du. İnternet trafiğinin yaklaşık %65'ini elinde tutan Chrome, üçüncü parti çerezleri desteklemeye devam ettiği sürece sistem bir şekilde ayakta kalabilirdi. Ancak Google, 2020'de bu desteği sonlandıracağını duyurdu ve 2024'ün başından itibaren kullanıcılarının %1'inde üçüncü parti çerezleri engelleyerek bu süreci başlattı. 2025'in başlarına kadar tüm Chrome kullanıcıları için bu çerezlerin tamamen engellenmesi planlanıyor. Bu, imparatorluğun başkentinin düşmesi, tabuta son çivinin çakılması anlamına geliyordu. [Google, "Privacy Sandbox for the Web," Timeline]. Pazarın en büyük oyuncusunun bu kararı, üçüncü parti çerezlerin fiilen ölüm fermanı oldu.
  3. Tüketici Ayaklanması: Mahremiyet Bilinci ve Veri Kontrolü Talebi

    Yasalar ve teknoloji bu değişimi zorunlu kılarken, üçüncü ve belki de en güçlü itici güç doğrudan tüketicinin kendisinden geldi.

    • Algının Değişimi: "The Social Dilemma" gibi popüler belgeseller, ana akım tüketicinin gözünü açtı. İnsanlar, "eğer bir ürün için para ödemiyorsanız, ürün sizsiniz" mottosunun ne anlama geldiğini somut olarak anladılar. Verilerinin nasıl toplandığı, kimlere satıldığı ve onları manipüle etmek için nasıl kullanıldığı konusundaki farkındalık hızla arttı. Pew Research Center'ın bir raporuna göre, Amerikalıların %79'u şirketlerin topladığı veriler konusunda endişeli ve %81'i veri toplamanın potansiyel risklerinin faydalarından daha ağır bastığını düşünüyor.
    • Aktif Savunma: Reklam Engelleyiciler (Ad-Blockers): Tüketiciler sadece endişelenmekle kalmadı, aynı zamanda harekete geçti. Reklam engelleyici yazılımların kullanımı son on yılda katlanarak arttı. 2023 itibarıyla, küresel internet kullanıcılarının %40'ından fazlasının bir tür reklam engelleyici kullandığı tahmin ediliyor. Bu, kullanıcıların sadece rahatsız edici reklamlardan değil, aynı zamanda bu reklamların arkasındaki takip mekanizmalarından da proaktif olarak kaçındığının en net göstergesidir.
    • Yeni Beklenti: Kontrol ve Şeffaflık: Artık tüketiciler, verileri üzerinde kontrol sahibi olmak istiyor. Hangi verilerinin toplandığını görmek, bunların silinmesini talep etmek ve gelecekteki veri toplama işlemleri için verdikleri rızayı kolayca geri çekebilmek istiyorlar. Bu beklenti, markaları şeffaf olmaya ve kullanıcıyla güvene dayalı yeni bir ilişki kurmaya zorluyor.

Bu üç devasa güç – yasal baskı, teknolojik engeller ve tüketici talebi – bir araya gelerek, üçüncü parti çerezler üzerine kurulu eski pazarlama dünyasını geri dönülmez bir şekilde yıktı.

Peki Şimdi Ne Olacak? Pazarlamacılar İçin Somut Etkiler ve Yeni Oyun Planı

Teoriyi ve nedenleri anladık. Peki bu durum, yarın sabah açacağınız reklam panellerinde, bakacağınız analiz raporlarında ve planlayacağınız kampanyalarda somut olarak ne anlama geliyor? "Ne değişti?" sorusunu her bir pazarlama disiplini için tek tek cevaplayalım.

Yeniden Hedefleme (Retargeting) Devri Bitti mi?

Kısa Cevap: Bildiğimiz haliyle evet.

Detaylı Cevap: Geleneksel retargeting, sitenizi ziyaret edip çıkan bir kullanıcıyı, peşine bir üçüncü parti çerez takarak başka haber sitelerinde, bloglarda veya sosyal platformlarda takip etme mantığına dayanıyordu. Çerezler olmadan, bu siteler arası takip imkansız hale gelir. O "her yerde karşıma çıkan ayakkabı" reklamları dönemi sona erdi.

Yeni Oyun Planı:

  • Duvarlarla Çevrili Bahçelerde (Walled Gardens) Yeniden Hedefleme: Retargeting tamamen ölmedi, sadece oyun alanı değişti. Google, Meta (Facebook, Instagram), Amazon gibi devasa kullanıcı tabanına ve kendi birinci taraf verisine sahip platformlar, kendi ekosistemleri içinde yeniden hedeflemeye devam etmenizi sağlar. Strateji şöyle işler:
    • Sitenizden topladığınız birinci taraf verileri (örneğin e-posta listeleri, telefon numaraları) güvenli bir şekilde bu platformlara yüklersiniz.
    • Platform, bu verileri kendi kullanıcı tabanıyla eşleştirir ve size özel bir "Özel Kitle" (Custom Audience) oluşturur.
    • Artık reklamlarınızı, çerezlere ihtiyaç duymadan, doğrudan bu eşleşen kitleye gösterebilirsiniz.
    Bu yöntem, kullanıcı mahremiyetine daha saygılıdır çünkü veri paylaşımı "hash"lenmiş (şifrelenmiş) ve anonimleştirilmiş bir şekilde yapılır.
  • Site İçi Yeniden Hedefleme (On-site Retargeting): Ziyaretçilerinizi sitenizden ayrıldıktan sonra değil, henüz sitenizdeyken hedefleyin. Sepete bir ürün eklemiş ama ödemeye gitmemiş bir kullanıcıya, sayfayı terk etmeye yeltendiği anda bir indirim kuponu pop-up'ı göstermek, site içi yeniden hedeflemenin en klasik örneğidir. Bu, tamamen sizin kontrolünüzdeki birinci taraf veriye dayalı bir taktiktir.

Performans Ölçümü ve Atıf (Attribution) Kaosu: "Kim Nereden Geldi?" Sorusunun Yeni Cevabı

Eski Dünya: Bir kullanıcı, Instagram'da reklamınızı gördü, sonra Google'da arama yapıp blog yazınızı okudu, üç gün sonra bir e-posta bülteninizdeki linke tıkladı ve satın alma yaptı. Üçüncü parti çerezler, bu farklı temas noktalarını aynı kullanıcıya bağlayarak size "çok dokunuşlu atıf" (multi-touch attribution) modelleri sunardı. Bu sayede hangi kanalın ne kadar değerli olduğunu "bilirdiniz".

Yeni Gerçeklik: Bu temas noktalarını birbirine bağlayan çerezler olmadan, kullanıcının yolculuğu karanlıkta kalır. O yolculuk hala gerçekleşir, ancak sizin onu uçtan uca görme yeteneğiniz ciddi şekilde kısıtlanır.

Yeni Oyun Planı:

  • Modellenmiş Dönüşümler (Modeled Conversions): Google gibi platformlar, artık gözlemlenebilen veriler (çerez onayı veren kullanıcılar) ile gözlemlenemeyen veriler (onay vermeyenler) arasındaki boşluğu doldurmak için makine öğrenmesi modelleri kullanıyor. Sistem, onay veren kullanıcıların davranış kalıplarını analiz ederek, onay vermeyen kitlenin davranışlarını ve dönüşümlerini istatistiksel olarak "tahmin" eder. Bu, %100 kesinlik olmasa da, pazarlama kanallarınızın performansı hakkında yönlendirici bir fikir verir.
  • Veri Temiz Odaları (Data Clean Rooms): Bunu, iki şirketin verilerini, birbirlerinin ham verisini görmeden, güvenli bir odada bir araya getirip analiz etmesi gibi düşünün. Örneğin, siz e-ticaret sitenizdeki satış verilerinizi, Meta ise kendi platformundaki reklam gösterim verilerini bir "temiz odaya" yükler. Bağımsız bir sistem, bu iki veri setini analiz eder ve size "şu kadar reklam gösterimi, şu kadar satışla sonuçlandı" gibi anonimleştirilmiş ve birleştirilmiş bir sonuç sunar. Bu, gizliliği korurken atıf yapmanın en gelişmiş yollarından biridir.
  • Medya Karması Modellemesi (Marketing Mix Modeling - MMM): Bu, aslında dijital öncesi dönemin bir tekniğinin yeniden popülerleşmesidir. Bireysel kullanıcıları takip etmek yerine, büyük resme odaklanır. Satışlar, web sitesi trafiği gibi üst düzey iş metriklerini alır ve bunları TV reklam harcamaları, dijital reklam harcamaları, mevsimsellik, rakip faaliyetleri gibi faktörlerle istatistiksel olarak ilişkilendirir. "Bu ay Facebook'a 10.000 TL daha fazla harcadığımızda, satışlarımızda ne kadarlık bir artış oldu?" gibi sorulara makro düzeyde cevaplar arar.

Bu yeni veri altyapılarını kurmak ve mevcut sistemlerle entegre etmek, standart yazılımların yetersiz kaldığı noktalarda özel çözümler gerektirebilir. İşte bu tür özel yazılım ihtiyaçları için Solviera Teknoloji'nin terzi işi çözümleri, işletmelere bu karmaşık geçiş sürecinde ihtiyaç duydukları esnekliği ve gücü kazandırır.

Kitle Hedefleme (Audience Targeting): "Hazır Kitleler" Neden Artık Güvenilir Değil?

Eski Dünya: Reklam platformlarında "yakın zamanda araba almayı düşünenler" veya "lüks seyahat meraklıları" gibi hazır "pazardaki kitleler" (in-market audiences) satın alabilirdiniz. Bu kitleler, üçüncü parti veri komisyoncularının milyonlarca kullanıcının web gezinti geçmişini analiz ederek oluşturduğu profillere dayanırdı.

Yeni Gerçeklik: Bu profillerin temelindeki veri toplama mekanizması (siteler arası takip) artık çalışmıyor. Dolayısıyla bu "hazır kitleler" ya tamamen ortadan kalkacak ya da doğrulukları ve kapsamları ciddi şekilde azalarak güvenilmez hale gelecek.

Yeni Oyun Planı: Tek bir cümleyle özetlenebilir: Kendi birinci taraf veri kitlenizi inşa etmek zorundasınız. Artık veri kiralamak yerine, veri sahibi olmalısınız. Bu, e-postalar, telefon numaraları, site içi davranışlar, anket cevapları, sadakat programı verileri gibi doğrudan kendi müşterilerinizden ve ziyaretçilerinizden topladığınız değerli bir varlık oluşturmak anlamına gelir. Bu, çerezlerin sonunun getirdiği en temel ve en önemli stratejik zorunluluktur.

Deneyim Sahadan Gelir: Solviera'dan Bir 'Kriz Anı' Vaka Analizi

Teorik bilgi değerlidir, ancak gerçek dünyadaki etkisini görmek her şeyi değiştirir. Gözlemlediğimiz bir durumu paylaşmak, bu değişimin ne kadar ani ve yıkıcı olabileceğini net bir şekilde ortaya koyacaktır.

Yakın zamanda denetlediğimiz, Bursa'da faaliyet gösteren bir B2B makine üreticisi müşterimiz vardı. Pazarlama stratejilerinin neredeyse %80'i, oldukça basit bir mantığa dayanıyordu: Sitelerini bir kez ziyaret eden potansiyel alıcıları (genellikle mühendisler ve satın alma yöneticileri), farklı endüstriyel haber sitelerinde ve forumlarda "yeniden hedefleme" (retargeting) reklamlarıyla takip etmek. Bu strateji yıllardır istikrarlı bir şekilde potansiyel müşteri (lead) akışı sağlıyordu.

Ancak Chrome'un 2024'te üçüncü parti çerezleri aşamalı olarak kaldırmaya başlamasıyla bir "kriz anı" yaşandı. Sadece birkaç ay içinde, bu yeniden hedefleme kampanyalarının erişiminin %90 oranında düştüğünü ve potansiyel müşteri akışının neredeyse tamamen durma noktasına geldiğini gözlemledik. Yıllardır işleyen motor, aniden teklemiş ve durmuştu.

Bu "kriz", müşteriyi acı ama gerekli bir gerçekle yüzleştirdi ve proaktif bir stratejiye yöneltti. Artık, sızdıran delik bir kovayı (web sitesi trafiği) sürekli doldurmaya çalışmak yerine, kendi "veri havuzlarını" oluşturmaya odaklandılar. Web seminerleri düzenleyerek, teknik dokümanlar (whitepaper) sunarak ve interaktif araçlar geliştirerek, potansiyel müşterilerinin bilgilerini doğrudan ve onların rızasıyla almaya başladılar. Bu, bir sonraki adımları olan Sıfır Taraf Veri (Zero-Party Data) toplama ve bu veriyi yönetecek bir Müşteri Veri Platformu (CDP) kurma stratejilerinin başlangıç noktası oldu. Bu vaka, reaktif olmanın maliyetini ve proaktif olmanın zorunluluğunu acı bir şekilde göstermektedir.

Sonuç: Bir Devrin Sonu, Yeni Bir Pazarlama Felsefesinin Doğuşu

Açıkça ifade edelim: Üçüncü parti çerezlerin sonu, dijital pazarlama takviminizdeki küçük bir teknik güncelleme değildir. Bu, bir devrin sonudur. Web'in "Vahşi Batı" döneminin, yani kuralsızca veri toplanan, kullanıcıların habersizce takip edildiği ve mahremiyetin bir lüks sayıldığı dönemin sonu.

Bu değişim, ilk başta korkutucu ve kısıtlayıcı görünebilir. Ancak madalyonun diğer yüzüne baktığımızda, bunun pazarlama dünyası için inanılmaz bir fırsat olduğunu görüyoruz. Bu dönüşüm, pazarlamacıları isteksiz kullanıcıları internetin dört bir yanında kovalayan "veri avcıları" olmaktan çıkarıp, kendi kitlelerinin güvenini ve verisini doğrudan kazanan "marka inşaatçıları" ve "topluluk yöneticileri" olmaya zorluyor.

Artık başarı, en çok veriyi gizlice toplayabilmekle değil, en şeffaf ve en değerli deneyimi sunarak kullanıcının verisini size gönüllü olarak emanet etmesini sağlamakla ölçülecek. Bu, teknik bir yama ile çözülecek geçici bir sorun değil; daha dürüst, daha sürdürülebilir ve daha derin müşteri ilişkileri kurmak için stratejik bir fırsattır. Eski para birimi öldü. Yaşasın yeni ekonomi: güven, şeffaflık ve doğrudan kazanılan birinci taraf verisi. Bu yeni ekonomide yerinizi almaya hazır mısınız?

Çerezsiz Dünya Uzmanlığınızı Derinleştirin

Üçüncü parti çerezlerin sonu, pazarlama için yeni bir başlangıç demek. Bu yeni ve gizlilik odaklı dünyanın her katmanında ustalaşmak için hazırladığımız diğer rehberlerimize göz atın:

Sıkça Sorulan Sorular

Doğrudan etkilemez. SEO, temel olarak Google gibi arama motorlarının sitenizi ne kadar alakalı, güvenilir ve teknik olarak sağlıklı bulduğuyla ilgilidir. Arama motoru botları, sitenizi tararken ve sıralarken üçüncü parti çerezleri kullanmaz. Ancak dolaylı bir etki olabilir: Çerezlerin sonu, markaları daha kaliteli içerik üretmeye ve daha iyi bir kullanıcı deneyimi sunarak birinci taraf veri (örneğin e-posta aboneleri) toplamaya itecektir. Bu iki unsur (kaliteli içerik ve iyi kullanıcı deneyimi), aynı zamanda SEO'nun temel başarı faktörlerindendir. Dolayısıyla, bu yeni döneme uyum sağlamak için yapacağınız iyileştirmeler, dolaylı olarak SEO performansınıza da olumlu yansıyacaktır.

En çok, iş modelleri büyük ölçüde programatik reklamcılığa ve üçüncü parti veriye dayalı olan sektörler etkilenecektir. Bunların başında yayıncılık (haber siteleri, bloglar) ve reklam teknolojisi (AdTech) şirketleri gelmektedir. Bu şirketlerin gelir modelleri, kullanıcıları siteler arası takip edip onlara kişiselleştirilmiş reklamlar göstermeye dayanıyordu. E-ticaret sektörü de yeniden hedefleme ve atıf modellemesi konularında ciddi şekilde etkilenecek, ancak kendi birinci taraf verisini toplama ve kullanma konusunda daha avantajlı bir konumdadır.

Sıfır taraf veri, bir müşterinin kasıtlı, proaktif ve gönüllü olarak bir marka ile paylaştığı veridir. Birinci taraf veriden (örneğin satın alma geçmişi) farkı, verinin çıkarım yoluyla değil, doğrudan kullanıcının beyanıyla elde edilmesidir. Örnekler: Bir anket aracılığıyla "Hangi ürün kategorileriyle daha çok ilgileniyorsunuz?" sorusuna verilen cevap, bir quiz sonucunda ortaya çıkan kişisel tercihler veya bir profil sayfasında kullanıcının kendi girdiği bilgiler. Çerez sonrası dünyada bu veri türü altından daha değerlidir, çünkü hem en doğru ve niyet odaklı veridir hem de %100 rızaya dayalıdır.

Privacy Sandbox, Google'ın üçüncü parti çerezlerin yerini alması için geliştirdiği bir dizi yeni teknoloji ve API'nin (Uygulama Programlama Arayüzü) genel adıdır. Amacı, kullanıcıların bireysel kimliklerini ifşa etmeden ve siteler arası takip yapmadan, reklamcılığın temel işlevlerini (ilgi alanına göre hedefleme, dönüşüm ölçümü vb.) yerine getirmeyi sağlamaktır. Örneğin, "Topics API" kullanıcıları bireysel olarak takip etmek yerine, tarayıcının haftalık ilgi alanlarını ("spor", "seyahat" gibi genel konular) belirlemesini ve sitelerin bu genel konulara göre reklam göstermesini sağlar. Privacy Sandbox bir çözüm sunmayı hedefler, ancak bu çözümün eski sistem kadar etkili olup olmayacağı ve pazar tarafından ne ölçüde benimseneceği hala tartışmalıdır.

Büyük bütçeleriniz olmasa bile atabileceğiniz somut adımlar var: 1. Veri Toplama Noktalarınızı Gözden Geçirin: Sitenizde e-posta bülteni aboneliği, iletişim formu, anketler gibi veri toplama noktaları oluşturun ve bunları değerli bir teklif (indirim, e-kitap, özel içerik) karşılığında teşvik edin. 2. E-posta Pazarlamasına Yatırım Yapın: E-posta listeniz, sahip olduğunuz en değerli birinci taraf veri varlığınızdır. Bu kanalı, müşterilerinizle doğrudan ve kişisel bir ilişki kurmak için aktif olarak kullanın. 3. Google Analytics 4'e (GA4) Geçin: GA4, çerezsiz geleceğe göre tasarlanmıştır. Olay tabanlı veri modeli ve makine öğrenmesi destekli öngörüsel metrikleri ile yeni ölçümleme dünyasına daha uyumludur. 4. Müşteri Deneyimine Odaklanın: Müşterilerinize sitenizde o kadar iyi bir deneyim yaşatın ki, bilgilerini sizinle paylaşmaktan çekinmesinler. Unutmayın, yeni para birimi güvendir.

İşletmenizi Bir Sonraki Seviyeye Taşımaya Hazır Mısınız?

Solviera'nın bütünsel teknoloji çözümleri hakkında daha fazla bilgi almak ve işletmenize özel bir analiz için proje danışmanlarımızla bugün iletişime geçin!

Hemen İletişime Geçin